"O, göklerin ve yerin yaratıcısıdır..."
(Şura Suresi, 11) |
FİZİKSEL
VARLIĞIN SINIRI : KUARKLAR
|
|
Atomun çekirdeğindeki proton ve nötronlar
kuark adı verilen daha küçük
parçacıkların biraraya gelmesiyle
oluşurlar. |
Günümüzden 20
yıl öncesine kadar atomları
oluşturan en küçük parçacıkların
protonlar ve nötronlar oldukları
sanılıyordu. Ancak çok yakın
bir tarihte, atomun içinde bu
parçacıkları oluşturan çok daha
küçük parçacıkların var olduğu
keşfedildi. Bu
buluştan sonra, atomun içindeki
"alt parçacıkları" ve onların
kendilerine has hareketlerini
incelemek üzere "Parçacık
Fiziği" isimli bir fizik dalı
ortaya çıkmıştır. Parçacık
fiziğinin yaptığı araştırmalar
şu gerçeği açığa çıkarmıştır:
Atomu oluşturan proton ve
nötronlar da aslında "kuark"
adı verilen daha alt parçacıklardan
oluşmaktadırlar.
İnsan aklının
kavrama sınırlarını aşan küçüklükteki
protonu oluşturan kuarkların
boyutu ise daha da hayret
vericidir: 10-18
(0,000000000000000001) metre.
|
|
Protonun içinde bulunan kuarklar hiçbir şekilde
birbirlerinden çok fazla uzaklaştırılamazlar;
çünkü, çekirdeğin içindeki parçacıkları bir arada
tutmaya yarayan "güçlü nükleer kuvvet" burada
da etki etmektedir. Bu kuvvet, kuarklar arasında
adeta bir lastik bant gibi görev yapar. Kuarkların
arası açıldıkça bu kuvvet büyür ve iki kuark birbirinden
en fazla 1 metrenin katrilyonda biri kadar uzaklaşabilir.
Kuarklar arasındaki bu lastik bağlar, güçlü nükleer
kuvveti taşıyan gluonlar sayesinde oluşur. Kuarklarla
gluonlar birbirleriyle son derece güçlü bir iletişim
halindedir. Ancak, bilim adamları bu iletişimin
nasıl gerçekleştiğini halen keşfedememişlerdir.
"Parçacık Fiziği"
alanında hiç durmadan parçacıklar dünyasını
aydınlatmak için araştırmalar yapılmaktadır.
Fakat insanoğlu, sahip olduğu akıl, bilinç ve
bilgiye rağmen kendisiyle birlikte her şeyi
oluşturan özü ancak yeni yeni keşfedebilmektedir.
Üstelik bu özün içine girdikçe konu daha da
detaylanmakta, insan kuark ismini verdiği parçacığın
10-18 m.lik sınırında takılmaktadır.
Peki bu sınırın da altında ne vardır?
|
Atomun yapısından kurak'ın
yapısına: Modern hızlandırıcılar
kullanılarak, atomu oluşturan
en küçük parçacıkları incelemek
mümkündür. Üstteki resim bu
ilişkiyi boyutuna göre gösteriyor.
|
Bugün
bilim adamları bu konu ile
ilgili çeşitli tezler öne
sürerler, ama yukarıda da
belirttiğimiz gibi bu sınır
fiziksel evrenin son noktasıdır.
Bunun altında bulunacak olan
her şey madde ile değil, ancak
enerji ile ifade edilebilir.
Asıl önemli olan nokta ise,
insanın tüm teknolojik imkanlarına
rağmen yeni keşfedebildiği
bir mekanda çok büyük dengelerin,
fizik kanunlarının zaten bir
saat gibi işliyor olmasıdır.
Üstelik bu mekan evrendeki
tüm maddenin ve insanın da
yapı taşını oluşturan atomun
içidir. İnsan ise kendi vücudundaki organlarda,
sistemlerde her saniye işleyen
bu kusursuz mekanizmadan yeni
yeni haberdar olmaya başlamıştır.
Bunları oluşturan hücrelerin
mekanizmalarını öğrenmesi
ise ancak son birkaç on yıla
dayanır. Hücrenin temelindeki
atomların, atomların içindeki
proton ve nötronların, ve
bunların da içindeki kuarkların
mekanizmalarındaki üstün yaratılış
ise, inançlı olsun ya da olmasın
herkesi hayrete düşürecek
bir mükemmelliktedir. Burada
asıl üzerinde düşünülmesi
gereken konu ise, tüm bu kusursuz
mekanizmaların insan yaşamındaki
her saniye boyunca, insanın
herhangi bir müdahalesi olmadan,
tamamen kontrolü dışında muntazam
bir şekilde çalışmasıdır.
Tüm bunların üstün bir güç
ve bilgi sahibi olan Allah
tarafından var edildiği ve
denetiminin de yine Allah'a
ait olduğu, akıl ve vicdan
sahibi her insan için çok
açık bir gerçektir.
Göklerde
ve yerde olan ne varsa O'ndan
ister. O, her gün bir iştedir.
Şu halde Rabbinizin hangi
nimetlerini yalanlayabilirsiniz?
(Rahman Suresi,
29-30) |
|
|
|