Değerli ilmi Araştırma okurları,
Dünya gündeminin yoğun olduğu bu günlerde, televizyonlarda her gün yeni savaş, çatışma ve karmaşa haberleri yer almakta... Arkası kesilmek bilmeyen bu durumun tek çözümü din ahlakının yayılması ve yaşatılmasıdır. Bunun geçmişte çok güzel örnekleri yaşanmıştır. İşte bu ayki kapak konumuzu bunun güzel bir örneği olan "Dört Halife Dönemi"ne ayırdık. Hz. Muhammed (sav)'in vefatından sonra yaşanan "Dört Halife Dönemi", islam ahlakının Arap Yarımadası’nın sınırlarını aşarak yaygınlaştığı bir dönemdir. Parlak zaferlerin kazanıldığı ve Müslümanların huzur ve refah içinde bir hayat sürdürdükleri bu dönem, Peygamberimiz (sav)'in müjdelediği Altınçağ'ın geçmişteki güzel bir örneğidir.
Bir insan Allah'ın her an kendisini gördüğünü; yaptıklarından, tüm düşüncelerinden haberdar olduğunu ve bunların kendi adına Allah Katında kaydedildiğini kavrıyorsa, sahip olduğu Allah korkusu, onu Kuran ahlakını en mükemmel şekliyle yaşamaya yöneltir. Bu anlayışı ona, hem davranışlarından hem de düşünce şeklinden rahatça fark edilebilecek özel bir kalite getirir. İslam ahlakındaki bu üstün kalite anlayışını, "İslam Düşmanı Gizli Bir Güç: Kalitesizlik-II" başlığıyla ilerleyen sayfalarda bulabilirsiniz.
Bu ayki sayımızda "gaybe iman" konusunu da inceledik. Her an her yerde Yüce Allah’ın kontrolünde olduklarını bilen müminler, kainatta insanın tam olarak kavrayamadığı başka hakikatlerin de olduğunun bilincindedirler. Her insan ancak belli şeyleri görebilir, belli şeyleri duyabilir, aklının alabildiği, Yüce Allah’ın izin verdiği kadarını anlayabilir. Bu acizliklerinin farkında olan ve Allah’a gönülden iman eden müminler, bu nedenle, Allah’ın Kuran’da kendileri için gayb olduğunu bildirdiği hakikatlere de gönülden iman ederler.
Din ahlakının gerektirdiği adalet, merhamet ve şefkat gibi güzel ahlak özellikleri yaşanmadığında ortaya çıkan zulüm, her çağda insanlığa büyük acılar yaşatmıştır. Özellikle 20. yüzyılda ortaya atılan Sosyal Darwinizm iddiasını hayata geçirmek adına soykırım, insanları topluca kısırlaştırma, yaşlıları, zihinsel özürlüleri toplumdan tecrit edip katletme gibi insanlık adına utanç verici uygulamalar yapılmıştır. Öjeni uygulamasının bu utanç verici öyküsünü dergimizde bulabilirsiniz.
Şu anda bedeninizde sizi yaşatmak için büyük bir çaba sarf edilmektedir. Sizi yaşatmak için programlanmış moleküller, size fark ettirmeden, hata yapmadan, sıkılmadan, dinlenmeden -Allah’ın ilhamı ile- görev başındadırlar. Bu moleküller arasında bazıları vardır ki, henüz tıp dünyasında taklit dahi edilememiştir: Hemoglobin. Bu yazıyı ilgiyle okuyacağınız tahmin ediyoruz.