Tevekkülü artırmanın yolu Allah’ı hiç unutmamaktır. Allah’ı düşünmenin iki yönü vardır. Bir avam düşünme şekli vardır, yemeğini yer Allah’a hamd eder, televizyonda Suriye’deki olayları izler ama hiç etkilenmez. Onu sadece kızın düğünü, ertesi gün ödeyeceği çekler senetler ilgilendirir. Milli Piyango’dan bilet alır, “Allah affeder” der geçer. Okullarda Darwinizmin materyalizmin öğretilmesini çok normal karşılıyor ama 5 vakit namazını da kılıyor. Bir de Allah’ın varlığının muhteşem bir güç olarak dünyaya hakim olduğunu görüp, hayranlık içinde kalıp Allah’ı dikkatlice takip etmek vardır. Bunda Allah’la keskin bir dikkatle bağlantı vardır. Allah’ın istediği de budur. Normal aklın normal neticesi budur. Allah ile akıllı bir bağ kurulduğunda insan çok rahat yaşar. Yorucu olan ahlaksızlıktır, adamlık dinidir. Çünkü bunların çok fazla gereksiz kuralları vardır. Cahiliyenin kuralları, gelenekleri, örfleri bir insanın takatinin çok üstündedir. Dünya hayatıyla boğuşma da devreye girince bir çok insanın hayat yaşanmaz hale gelir.
Münafık küfür dağılsın demez. Küfür ayrılsın demez. Sadece en etkili gördüğü Müslümanların dağılıp ayrılmasını ister. Münafığın en önemli alameti sadece etkili gördüğü Müslümanları hedef almasıdır.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Allah korkusu, Allah’a karşı mahcup olmaktan çekinmektir. İnsan böyle bir konuma gelmekten çok utanır, çok ağır bir acı hisseder. Mümin Allah’a karşı mahcup olmaktan, O’nun değerini takdir edememekten korkar.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Peygamberimizin vefatından sonra putperest ve müşriklerin namus anlayışları ve kadına bakış açıları İslam’a geçirildi. Müşriklerin kendi çarpık mantıkları İslam’ın hükmü, Peygamberimiz’in sözüymüş gibi gösterildi. Son derece yanlış bir İslam anlayışı geliştirildi. Bu zihniyetin temelini de kadının tüm haklarını elinden almak, kadını potansiyel suç makinası olarak görmek, yarı insan bir varlıkmış gibi davranmak vardır.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Her konu açıklamasıyla birlikte anlatılmalıdır. Bir konuyu haber yapıp sonra gerçeğini veya cevabını yayınlamamak dürüst bir tavır değildir. Eğer cevabını yayınlamıyorsa, tek yanlı iftira sistemi uyguluyorsa “basın özgürlüğü var” denilip geçilemez. Ya cevabıyla, doğru bilgiyle birlikte yayınlayacak ya da o haberi yayınlamayacak.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Mağazalarda çalışan insanlara ukalalık yapmak çok büyük bir ahlaksızlıktır. O insanlar zaten sabahtan akşama kadar ayakta duruyor, gelen insana yardımcı olmak için gününü geçiriyor. O insana zorluk çıkarmak, ters üslup kullanmak çok büyük vicdansızlık ve merhametsizliktir.
(A9 TV; 29 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Allah sonsuz güzellik, sonsuz iyilik, sonsuz akıldır. Allah bizim sonsuza kadar cennette güzel yaşamamızı istiyor. Allah bizim iyiliğimizi istiyor. Allah cehennemi, cennetin kıymetinin bilinmesi için yaratmıştır.
(A9 TV; 29 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Dünya çapında başarılarımız, etkimiz sürekli katlanarak artıyor. Adnan Oktar’ın kitaplarının, makalelerinin ve bu eserlerden faydalanılarak hazırlanan konferansların, belgesel filmlerin etkisi deccaliyete müthiş bir ilmi darbe vuruyor maşaAllah.
(A9 TV; 29 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
En ufak bir detayı dahi Allah’ın yaptığını düşünerek hareket edersen akıllı ve dengeli olursun. Mümin keskin bir görüşle dünyayı değerlendirir. Küfür ve münafık her şeyi kendi yaptığını zanneder, bu yüzden kendisinin çözüm getirdiğini zanneder.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Münafıklar Peygamberimiz döneminde savaşmayı bilmiyoruz diyerek geride kalmak istiyorlardı. Onlara şu arazinin yarısı senin olacak denilse koşarak gider, en iyi ben savaşırım derlerdi. Münafık iğrençlik derecesinde egoisttir. Peygamberimiz bunların alçak olduğunu bildiği için ganimetlerden pay vermiyordu. Savaşa gidiyorlar ama ganimetlerden pay alamıyorlardı. Bu yüzden maddi menfaat sağlayamamak içlerine oturuyordu. Peygamberimiz müthiş bir akılla bu ahmakları İslam için en güzel şekilde kullanıyordu.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Peygamberimiz döneminde münafıklar kendilerini devrim yapan halk kahramanları gibi göstermek istiyorlardı. Bunun için de Peygamberimizin savaş kararlarını akılsızca eleştiriyorlardı. Peygamberimiz İslam’ın güçlü olması, mazlum Müslümanların, kadınların, çocukların korunması için müminleri savaşa teşvik ediyordu. Münafıklar ise ahmakça “Peygamber sizi ölüme sürüklüyor” diye imanı zayıf olanları etkilemeye çalışıyorlardı. Münafıklar müminlerin asil amaçlarını anlamazlar, çok iğrenç aşağılık teşhisler koyarlar. Münafıklarda yüce amaçlar, yüksek idealler olmaz.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Münafık sürekli kendini batırarak hareket eder. Her yaptığında kendini rezil eder. Müminlerde ise Kuran’da münafıklarla ilgili ayetlerin birebir yaşanması sebebiyle müthiş bir heyecan ve derinlik oluşur. Müminlerin birbirine bağlılığı artar, bereket gelir. Münafıkta ise sürekli bereket kaybı ve ardarda belalarla boğuşma vardır. Ahmak olduğu için bu belaları anlayamaz. Ahmakça debelenme içinde domuzun şuursuzca saldırması gibi saldırmaya devam eder. Müminin münafıkla ilmi mücadelesi şuursuz domuzla mücadele gibidir.
(A9 TV; 29 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Peygamberimiz (sav) bir hadisinde, “Deccali bu kadar büyüten ve yücelten askerlerinin ona olan bağlılığı olacak.” (el-Müstedrek, 4/507) diye bildirmiştir. Bir başka hadisinde ise “Deccalin karargahı güneşin batım tarafında bir adada bulunacak.” (Suyuti, Dibac ale’l-Müslim, 6/261; Müslim, hadis no: 2942; Avnu’l-Mabud, 11/317; Es-Sünen el-Varide Fi’l-Fiten, 6/1149.) demiştir. Peygamberimiz (sav) bu sözleriyle açıkça İngiliz Derin Devleti’ne dikkat çekmiştir.
(A9 TV; 29 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Sadakat insan olmanın şartlarındandır. Sadık olmayan vefayı bilmeyen insani vasıflarını kaybetmiştir. Sadakat yoksa acımasızlık ve gaddarlık vardır. Vefa, merhamet, sadakat insanın muhteşem güzellikleridir. Bunlardan biri olmazsa o insan ölür, insan olmasının anlamı kalmaz.
(A9 TV; 30 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Dünyaya dair kişisel hırsımız olmaz. Ama dünyayı insanlar için cennete çevirmek, insanları mutlu etmek Müslümanın hedeflerindendir. Dünyadan vazgeçmek, kendisini mutlu etmek değil sevdiklerini mutlu etmek için gayret etmek demektir.
(A9 TV; 5 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Necmettin Erbakan Hocamız İslam’a çok büyük hizmeti olmuş, halis, muttaki, naif, mükemmel bir Müslümandı. Ehli tarikti. Veli ahlaklıydı. Allah gani gani rahmet etsin.
(A9 TV; 5 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Ben samimi olan herkesi severim. Masum Musevi, Hristiyan, Ermeni, Budist herkese sevgi ve şefkatle yaklaşırım. Museviler binlerce yıldır Hz. Musa’ya sadıklar. Allah Kuran’da Kitap Ehli’ni korumamızı ve onlara şefkatle yaklaşmamızı söylüyor. Mazlum Museviler bize emanettir. Onları her zaman koruyacağız.
(A9 TV; 5 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Kimse PKK’lı doğmuyor, sonradan aldıkları eğitimle PKK’lı oluyorlar. Eğitimle PKK’lı olan, eğitimle PKK’lı olmaktan çıkar. En büyük hata anti PKK eğitim verilmemesidir. Bir insan yan gidiyorsa, doğru yolu gösterirsen o doğru yolda gitmeye başlar. Yolu göstermek önemlidir. Askeri tedbir tek başına faydalı olmaz. Teröre karşı çözüm anti Darwinist anti materyalist bilimsel, akılcı eğitimle olur. Tüm Türkiye ve Ortadoğu çapında anti Darwinist anti materyalist eğitim verilmesi gerekiyor.
(A9 TV; 5 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Hiç kimse paranın gerçeğiyle, altının gümüşün gerçeğiyle muhatap olmaz. Hiç kimse köşkünün, yatının, arabasının gerçeğiyle muhatap olamaz. Sadece beyninde bunların filmini seyreder. Şu ana kadar tek bir insan dahi malın mülkün dışarıdaki haliyle muhatap olmamıştır. Tek bildiği beyninde kendine izlettirilen filmdir.
(A9 TV; 5 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Allah tüm Müslümanların birbirini velayet sistemiyle, kendi öz kardeşi, annesi, babası, eşi, çocuğu gibi korumasını emreder. Müslümanın birikmiş parası olmaz. Kazandığını Allah yolunda hemen harcar. Benim sahip olduğum her şey Allah içindir. Malın mülkün sahibi Allah’tır.
(A9 TV; 5 Kasım 2017)
Adnan Oktar
-
Münafık ahmak olduğu için gücü, kuvveti ve zenginliği verenin Allah olduğunu anlamaz. Münafık aşağılanarak sürekli sürünürken, Müslümanların bolluk, bereket, neşe ve sevinç içinde yaşaması Allah’ın müminlere özel korumasıdır.