Bizim Suriye’ye misilleme diye bir konumuz olmaz. Suriye’ye askeri harekatın desteklenecek bir yönü yok.
(A9 TV; 4 Ekim 2012)
Adnan Oktar
-
Türkiye ile İran birleşirse tüm bölge barış adası haline gelir.
(A9 TV; 4 Ekim 2012)
Adnan Oktar
-
Bir daha istirham ediyoruz, bir daha söylüyorum; psikolojik, bilimsel karşı propaganda PKK terörünü bitirir. Herkes biliyor bunu. Lütfen, istirham ediyoruz devlet bu mühim meseleye el atsın. Devlet ilgili birimlerini kursun, çok ciddi olarak olayı ele alsın.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Düşünün, adam öldürmeye ve ölmeye hazır bir adam. Eğitilmeden bir insan bu hale gelir mi? Eğittiğin an onu canavara çevirirsin. Eğitirsen de insana çevirirsin. Adamlar canavara çeviriyor biz de eğitip insana çevireceğiz. Konu bu.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
İnancı gitti mi bir milletin gücü de gidiyor. Terör örgütünün de inancı gitti mi gücü gider. İnancını yok edeceksin, bu kadar kolay.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Devlet filmler hazırlasın, DVD’ler hazırlasın, kitaplar hazırlasın, broşürler hazırlasın. Profesörlerle konuşsun. Açık oturumlar yaptırsın. Konferanslar düzenlesin. PKK terör örgütü komünist, Marksist, Leninist. Bunun yanlış olduğu anlatılırsa adamlar biter. Adamın inancını yok ettiğinde biter.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
PKK terör örgütü psikolojik propaganda yapıyor. Psikolojik propagandaya, karşı psikolojik propaganda yapılması lazım.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Marksist, Leninist olduğunda adam öldürmek ibadettir, onların inancına göre. Yani Lenin’in sünnetidir. Yapılması gereken bir eylemdir. Yapmıyorsa Marksist olmaz zaten, Leninist olamaz.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
PKK’nın bir inancı var, bir ideolojisi var, bir ülküsü var, bir hedefi var. Bu inanç sistemini sıfır kabul edersen adamlar böyle palazlanır işte. Adamlar komünist diyoruz, Marksist, Leninist, Darwinist ve materyalistler.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
PKK diplomasiden ne anlar? Devletlerarası ilişkide diplomasi olur. PKK'ya karşı, kültürel, ilmi, bilimsel, felsefi çalışma yapılması gerekiyor.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Şahsı manevi, Mehdiyeti durdurmak için bir taktiktir. “Mehdi (as) mezarda” sözü, İttihad-ı İslam’ı durdurmak için bir taktiktir. “Mehdi 300 yıl sonra, 400 yıl sonra, 500 yıl sonra gelecek” demeler taktiktir. Çok samimiyetsiz bir faaliyet var. Kardeşlerimiz çok uyanık olsunlar.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Türkiye’nin güneydoğusunu bir komünist devletle tamamen bloke edip kapatmayı düşünüyorlar. Sözde “Büyük Kürdistan” tarzında bir devlet kurarak büyük bir yastık oluşturacaklar Türkiye ile Türklük âlemi arasında. İslam âlemi arasındaki bütün bağlantıyı koparacak bir proje düşünüyorlar.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Diyorlar ki; “Mehdi (as)'a gerek yok, biz seçelim”. 100 yıldan beri seçemiyorsun. Seçemezsin de. Her biri ayrı görüşte insanlar. Herkes kendinden olmasını ister; olmayınca da kabul etmez.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Bir baş olmadan İslam’ın hâkim olmayacağını bildiği için Cenab-ı Allah Hz. Mehdi (as)’ı müjdelemiştir.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Şahsı manevi ne getiriyor? Bölünmeyi getiriyor, parçalanmayı getiriyor, kargaşayı getiriyor ve İttihad-ı İslam’ı imkânsız hale getiriyor.
(A9 TV; 30 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Sayın Ali Babacan çok değerli, efendi ve halim bir insan.
(A9 TV; 2 Ekim 2012)
Adnan Oktar
-
MHP'nin teröre ve bölücülüğe karşı tavizsiz tutumu çok güzel.
(A9 TV; 2 Ekim 2012)
Adnan Oktar
-
Başbakanımız çok akılcı, üslubu da güzel; samimi bir Müslüman üslubu. İttihad-ı İslam'ı aşkla istiyor olması ona bereket getiriyor, Allah bu sebeple yolunu açıyor.
(A9 TV; 2 Ekim 2012)
Adnan Oktar
-
Tevrat’ta iki Mesih’ten bahsediliyor: Biri Kral Mesih; Mehdi’dir, Moşiyah. İkinci Mesih de Hz. İsa (as)’dır.
(A9 TV; 29 Eylül 2012)
Adnan Oktar
-
Eğer bu memleket esir olacaksa biz hiç yaşamayalım daha iyi. Eğer onursuz, haysiyetsiz, şerefsiz yaşayacaksak Allah esirgesin namusumuz, dinimiz, imanımız gidecekse, topraklarımız gidecekse,İttihad-ı İslam artık imkânsız hale getirilecekse bu millet Atatürk’ün söylediği gibi mahvolsun daha evla. Biz bunu kabul edemeyiz.