Münafığın ruhu uslanmaz bir anarşi içindedir. Her konudan fitne çıkartmak münafığın özelliğidir.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Münafık, Müslümanların içerisine gelince ahlaksızlığını geliştirmiyor. Var olan ahlaksızlığını Müslümanlar içinde uyguluyor. Yani o başlangıçtan ahlaksız oluyor, haysiyetsiz oluyor.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Münafığın hayatı çok huzursuzdur. Sürekli etrafındaki insanları disipline etmek ister. Disipline ederken de huzursuzluk çıkartır.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Cenab-ı Allah’ın istediği sadece samimi olman. “Diğerlerini Ben yapacağım” diyor Allah. Sen samimi ol, o kadar.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Resulullah (sav) ümmiydi. Öyle kitap okuması, araştırması yoktu. Bayağı bereketli yaşadı. Gayet huzurlu, güzel yaşadı. Hayatı sadeydi. Kuran’a çok iyi vakıftı. O ona yetti. Ama derin devletler yüz binlerce, milyonlarca konunun içinde boğulup gidiyorlar.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Münafıklar ve deccaliyet çok detaycıdır. Allah onları detayın içerisinde helak ediyor, detayın içinde boğuyor. Müslüman çok sadedir. Çünkü her şeyi Allah’a bırakmıştır. Gayet akılcı yaklaşır, tevekkülle yaklaşır. İşleri de hep rast gider hep hayra nail olur.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Anglosakson ırkının üstünlüğüne inananlar boş bir büyüklenme içine giriyor. Üstünlük güzel ahlak ve samimiyete bağlıdır. Her ırkın birbirinden güzel yönleri vardır.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Vicdanının sesini dinlemeyen bir oraya gider, bir buraya gider, yalpalanır. Vicdanının sesini dinleyerek samimiyetin yolundan hiç ayrılmayan bir insanı Allah daima korur. Bütün dünya bir araya gelse yine bir şey yapamaz.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Samimi olmanın özel bir sırrı, özel bir yolu vardır. Allah herkese onu nasip etmez. O yolu bulan, o samimiyet yolunda vicdanından hiç sapma yapmadan devam ediyor. İşte ona “sırat-ı müstakim” deniyor.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Samimi olmak kolay değildir, çok zor bir olaydır. Samimi olmak beynin en yüksek sanatıdır, vicdanın en yüksek sanatıdır.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Hıristiyanlar önceki dönemlerde Allah sevgisinin verdiği coşku ile mükemmel sanat eserleri meydana getirmişlerdi. Avrupa'da dindarlık azalınca sanat da yok oldu.
(A9 TV; 21 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Laiklik İslam’da vardır. “De ki: Sizin dinininiz size, bizim dinimiz bize” hükmü laikliğin çok kısa özetidir. Laiklik dinsizlik şeklinde uygulandığında orada bir yanlışlık oluyor. Yoksa Hristiyan serbesttir, Musevi de serbesttir, dinsiz de serbesttir, dindar da serbesttir. Hepsi inançlarına uygun yaşarlar. Hristiyan kiliseye gider, Müslüman camiye gider, istedikleri gibi ibadetlerini yaparlar. Laiklik budur.
(A9 TV; 20 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Türkiye hem demokraside hem hukukta hem özgürlükte, sanatta, kalitede, mimaride dünyanın en üstünü olsun. Bütün dünyayı bu şekilde kurtarabiliriz.
(A9 TV; 20 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Mehdi Hz. Adem döneminden beri beklenmiştir. Nemrud ve Firavun da Mehdi'nin gelmesinden korkmuş, Hz. İbrahim ve Hz. Musa'yı Mehdi sanarak saldırıya geçmişlerdir.
(A9 TV; 20 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Türkiye’yi bölmeye kalkan kahpe bir zihniyet, İngiliz derin devletinin uşakları sinsice bir şeyler yapmaya kalkarsa bu millet kanunla hukukla gereken cevabı verir. Hükümeti ekarte etmeye kalkarsanız da yine kanunla hukukla gereken cevap verilir.
(A9 TV; 20 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Hükümet demokratik yollarla gelmiş, gitmesi gerektiğinde de legal yollarla, demokratik yollarla gider. Gayrimeşru yollarla hükümeti devirmeye kalkarsanız kendiniz kanunla hukukla devrilirsiniz.
(A9 TV; 20 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Münafık konuşmaya başladı mı mümin dikkat kesilecek. Mutlaka bir melanet ve ahlaksızlık yapar, haysiyetsizlik yapar. Münafık sussa bir melanettir, konuşsa bir melanettir.
(A9 TV; 20 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
İslam aleminin birleşmesi ve hakimiyet için ne kadar gayret edilse de heyecan oluşmadığı için gerçekleşmiyor. Bu heyecan Hz. Mehdi (as) ile oluşacak.
(A9 TV; 19 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Ahirette bizim ne bilgi düzeyimizde ne ahlak anlayışımızda bir değişiklik olmuyor. Sevgi anlayışımız, tutku anlayışımız neyse aynısı ile gidiyoruz. Onun için bu eğitim, ince ince olayları görme ve analiz gücü çok önemli oluyor.
(A9 TV; 19 Haziran 2016)
Adnan Oktar
-
Cennete bu ruhla gidiyoruz. Tanımadığımız bir ruhla ahirette karşılaşmıyoruz. “Bu kişilik nasıl bir kişilik, yeni bir kişilik” demiyoruz. Aynı bu kişilik. Ne ilave var ne çıkartma var. Sadece sinirlenme ve öfkelenme gücümüzü kaybetmiş oluyoruz.