MÜMİNİN İMTİHANI ÇOK GÜZELDİR, FERAHLIKTIR, HEP ONORE ETMEYE YÖNELİKTİR. Hep güzellikleri sayılır. “Şunu yapmışsın” “Evet yaptım.” diyor. “Bunu yapmışsın, sadaka vermişsin.” “Doğru.” “Namaz kılmışsın.” “Doğru.” “Zekât vermişsin.” “Doğru.” MaşaAllah hepsini tek tek söylüyor. Bu güzelliği Allah sadece müminlere veriyor.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Azrail (as) acayip sevgi dolu mümine karşı, aşık, sevgiyle yaklaşır. Hep sevdikleri yanında olur. O muhabbeti duyması için tanıdıklarıyla gelir yanına Azrail (as). O kişinin sevdikleriyle beraber gelir, rahatsız olmasın, tedirgin olmasın diye.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Müslümanların canı çok güzel alınıyor, selamla, sevgiyle. Heyetle geliyorlar. Acayip hürmet gösteriliyor Müslüman’ın canı alınırken. Muhabbetle alınır. Küfrün canı alınırken –Allah vermesin- feci şekilde dövülerek alınır.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Dünya çok geçici. Birden, “Bismillah” deyip hemen geçeceğiz öbür âleme. Birden böyle kapı açılır gibi, uyanır gibi. Uyuduğumuzu zannedeceğiz, inşaAllah.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Cenab-ı Allah bize cennet derinliği versin. Cennet ahlakı nasip etsin. Ufkumuzu açsın. Şeytanın şerrinden bizleri korusun, şeytanın kötülüklerinden. Şeytan aman vermez. Şeytana karşı savaşta galip kılsın Cenab-ı Allah. Nefisimize karşı savaşta galip kılsın.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Cinsellik vardır cennette. Hem Kuran ayetleriyle sabit hem hadisle sabit. Cinsellik gayrimeşru olursa kötüdür. Meşru olursa cinsellik ne demektir? Sevginin en yüksek, en kaliteli ifade şeklidir.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Cennette peygamberlerle, velilerle, güzel ahlakı yaşayanlarla hoş hal içinde olacağız, inşaAllah. Aşık yurdudur, aşkın yoğun yaşandığı yerdir cennet.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Cennet özgürlük yurdudur. Özgür olacağız cennette, ferahlık olacak, sıkıntı çekmeyiz. Vücut ferahtır, vücut sıkıntı vermez insana cennette, hiç rahatsızlık vermez.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Allah çok sevilmek istiyor, çok takdir edilmek istiyor. Allah’ı çok seveceğiz, çok takdir edeceğiz, çok güveneceğiz Cenab-ı Allah’a.
(A9 TV; 4 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Mehdiyet Türkiye’de olduğu için ülkemiz özel koruma altındadır. Her yerde ekonomik kriz olsa, dünya yıkılsa Türkiye Nuh’un gemisi gibidir, Allah’ın izniyle.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Hz. Mehdi (as)’ın gelişi konusu, ehli sünnetin temel inançlarından biridir.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Sayın Devlet Bahçeli çok aklı başında, binbir çilenin içinden gelmiş bir insandır. Ülkücülerin ağabeyidir. Kendisini seviyoruz ve saygı duyuyoruz. MHP de bütün Türkiye’yi kucaklayan bir partidir.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Kurtuluş İttihad-ı İslam’dır. İttihad-ı İslam’da her devlet bağımsızdır. İttihad-ı İslam sevgi ve kardeşlik bağıdır, iyi niyet bağıdır.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Kardeşlerimiz, Sungur Ağabeyimiz için gece gündüz dua etsinler. Dua, kaderi değiştirmez. Dua da kaderin içindedir. Ama bazen kaderde, dua ile şifa birlikte yaratılır.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Dünyanın her yerinden kardeşlerimiz, Mustafa Sungur Ağabeyimize ismiyle dua etsinler. Dualarında, Ağabeyimizin dilinin çözülmesini ve zatürre hastalığının iyileşmesini Rabbimizden istesinler.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Hz. Mehdi (as) ve İsa Mesih (as) Allah aşığıdırlar. Allah’ı severler, Allah’ı seveni de severler.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Said Özdemir Ağabey bizim canımızdır, Üstadımızdan bir parçadır.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Başörtülü ve başı açık hanımlar arasında karşılıklı sevgi, şefkat ve merhamet esas olmalıdır. Başı örtülü olan hanımlar da nur gibi müslümandır, başı açık olan hanımlar da nur gibi müslümandır. Hepsi bizim kardeşlerimizdir.
(A9 TV; 6 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Merhamette mantık olmaz. Adamın evi yanıyor, sokağa fırlamış, üstü yanarak senin evine de girebilir. “Aman benim evim yanar, dikkatli olayım” diyemezsin.
(A9 TV; 2 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
İdeoloji ideolojiyle yenilir. İnanç inançla yenilir. Sen onun karşısına güçlü bir inanç çıkaracaksın ki yenesin.