Kral Mesih’in vakti gelmiştir. Tevrat’taki işaretler budur. Musevi takvimine göre de böyledir. 2012’den sonra artık bu çağın bütün güzelliklerini görmeye başlayacağız inşaAllah.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Tevrat’ta 3000 yıldan beri beklenen, İslam’da 1400 yıldan beri beklenen Kral Mesih’in yani Hz. Mehdi (as)’ın çıkışı ile dünya ancak huzura ve rahatlığa kavuşacaktır.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Musevilere karşı şiddet tarihin en eski devirlerinden beri var. Şeytan bu insanları ortadan kaldırmak, bu Peygamber neslini yok etmek istiyor. Biz buna müsaade etmeyeceğiz.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
DARWİNİST-MATERYALİST OLARAK PKK İLE MÜCADELE EDİLEMEZ. Ancak yaratılışa inanarak, Allah’a inanarak PKK ile mücadele edilebilir. Öbür türlü temel ideolojide ittifak olmuş oluyor.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Darwinistler bu çocuksu inatlarından vazgeçsinler. Memlekete zarar veriyorlar. Çünkü PKK’nın görüşü de Darwinist-materyalist.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
PKK BU İŞTEN VAZGEÇMEYECEK. BİZ DE VATANI KORUMAKTAN VAZGEÇMEYECEĞİZ. AMA BUNUN SONUCU İTTİHAD-I İSLAM’DIR. Çünkü öyle bir açmaz ki bu, ya İttihad-ı İslam, ya PKK gibi oldu. Ya Türk İslam Birliği, ya PKK gibi oldu. Milletimiz PKK’yı kabul etmeyeceğine göre tek çözüm Türk İslam Birliği. Allah bizi o noktaya doğru çekiyor.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Türk İslam Birliği için herkes samimi hem dua etsin hem gayret etsin hem birbirlerini teşvik etsinler yurtiçinde, yurtdışında. Dilekçeler versinler, yazılar yazsınlar. O duadır, dua mahiyetinde olur.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Türkiye’yi küçülttüler. Çok küçük bir toprak parçası bize bıraktılar. Üç kıtadaydık, küçük toprak parçasındayız. Yeniden Türkiye’nin eski ihtişamına kavuşması lazım.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
İTTİHAD-I İSLAM’I SAĞLAMAK İÇİN İLK BAŞTA MÜSLÜMANLARIN KENDİ ARASINDA BİRBİRİNİ SEVMESİ LAZIM. Yani bir araya gelmeleri, cemaatlerin birbirini kucaklamaları, sevmeleri, birbirleriyle arkadaş olmaları, tartışma konularını bir kenara bırakmaları gerekiyor.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Küfrü yeterli görmüyor münafık. Yani onları ahlaksızlığını, onların vicdansızlığını yeterli görmez münafık. Ancak kendi aralarında onlar daha rahat eder. Nasıl şeytanlar cinlerle rahat edemiyorlar, cinler de şeytanların yanında rahat edemez.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Ne kadar münafık çok olursa, ne kadar organize olursa sevabı o kadar çok olur.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Münafığın faydası, Müslüman’ı uyanık tutar, aktif hale getirir, canlı hale getirir ve sevabını çok artırır. Mesela bir sevap alacaksa milyon sevap alır. Münafık olmadığında sevabının derecesi düşer.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Allah münafığa belirli derecede eylem hakkı vermiştir. Münafık da kendini sonsuz özgür zanneder. Halbuki değildir, sınırlıdır. Ne kadar yapacağı, ne hareket edeceği bellidir. Nerede Allah’ın onu ezeceği de belidir.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Kafesteki maymun gibidir münafık, debelenir, çırpınır, taklalar atar, bir şeyler yapığını zanneder, kafasını sadece kafese vurur, başka bir şey olmaz.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Münafığın Müslüman’a bir şey yapamaması çok canını yakar. Yani böyle KOŞMAK İSTEYİP DE KOŞAMAYAN İNSAN GİBİDİR MÜNAFIK.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Hayatın kısalığını, maddenin hakikatini bilmez münafık. Ölümü sürekli unutmaya çalışır. Yaşlanır. Ama daha hala yaşayacağını, çok uzun yaşayacağını zanneder. Ta ki sırtı ve yüzü dövülerek melekler tarafından canı alınıncaya kadar.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Münafık kendince mutlu görünmeye çalışır. Oysa MÜNAFIĞIN İÇİ YANAR, ÇOK IZDIRAPLIDIR MÜNAFIK, çok huzursuzdur, sahte neşesi vardır.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Münafıkta düz, kararlı bir küfür karakteri vardır, ahlaksız karakter vardır. Onun fıtratı sadece Müslümanlara zarar vermeye yöneliktir.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Münafıklar da bir kavim. Mesela cinler bir arada duruyor, şeytanlar bir arada duruyor, münafıklar bir arada duruyor.
(A9 TV; 23 Mart 2012)
Adnan Oktar
-
Münafığın bilmediği bir şey vardır; Allah’ın gücünü bilmez münafık.