Bağnazlar, Mehdi olarak, mevcut yobaz sistemin üstüne daha azgın, ‘süper yobaz’ birinin geleceğini düşünüyorlar. Hâlbuki Mehdi (as) tahfif üzerinedir. Dini hafifletir, ayetin hükmünce tahfifat yapar.
Kadınlar akıl ve imandan çok etkilenir. Kadın erkekte onu arar, erkek de kadında onu arar. Bu et kemik işi değil. Çok güzel kadınlar oluyor; ama haysiyetsizse sevemezsin. Nezaketsizse sevemezsin. Kalleşse, egoistse, bencilse sevemezsin. Hür düşünmüyorsa, samimi düşünmüyorsa sevemezsin.
(A9 TV; 5 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
Güneydoğu’da şu an her yerde PKK tehdidi var. Sokaklar, caddeler, köyler, kasabalar, her yerde namlular halkın üstüne yöneltilmiş şekilde ve bu ortamda seçim yapılıyor. Adil bir seçim olmayacağı belli. Seçimin iptal edilmesi lazım. 6 ay sonra yapılsın. Silahları toplayın, 6 ay sonra yapın. Adil bir seçim olsun. Silah tehdidi ile, kanla, barutla seçim olmaz.
(A9 TV; 3 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
Mümin Allah’a ölümüne bağlanacak. Şehit olmayı da kabul edecek, gazi olmayı da kabul edecek, hapishaneyi de kabul edecek, tımarhaneyi de kabul edecek. Başına geldiğinde hamd edecek, şükredecek. O zaman Allah yollarını alabildiğine açıyor.
(A9 TV; 2 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
Samimi, hulusi kalple Allah’a bağlanmış, çileyi, acıyı her şeyi kabul etmiş birisi olacak; Allah zengin ediyor. Bayağı mutlu yaşatıyor. Allah diyor ki; “Benim yolumda gidenlere yollarımı açarım, korurum”. Açıyor yollarını. Açıkça görülüyor, zafer veriyor. Mucizenin açık, aleni olanıdır bunlar. Elle tutulur mucize. Hiçbir şey olmuyor.
(A9 TV; 2 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
Cenab-ı Allah diyor ki: “Bana şükredin, hamd edin” yani normal iyi bir Müslüman olun, “Size nimetimi artıracağım”. Artırıyor hakikaten. İstisnasız kim olursa olsun artırıyor.
(A9 TV; 2 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
Sen Kuran’a uyuyorsan müziğe haram diyemezsin, resme, heykele, gülmeye, eğlenmeye haram diyemezsin; ama bağnaz gelenekçi sistem içindeysen müzik haramdır, resim haramdır, heykel haramdır.
(A9 TV; 2 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
Güneydoğu’da dini anlatmak mümkün değil, kitap dağıtmak mümkün değil. Rusya’da istediğimiz gibi kitap dağıtıyoruz, fosil sergisi yapıyoruz. Kuzey Kore’de bile bu mümkün; fakat Güneydoğu’da mümkün değil.
(A9 TV; 2 Mayıs 2015)
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
()
Adnan Oktar
-
Şımarma, azıtma ve insanlara gösteriş yapma iç içedir. Gariban insanlara poz yapıyor. Sen de garibansın, insanlar da gariban. Ölüp gideceksin. Aklını başına al. Etten kemikten oluşmuşsun nihayet. Elbise giysen ne olur? Bilgisayarın olsa ne olur? Telefonun olsa ne olur? Et kemik olduğun için ölüyorsun, mezarın altına koyuyorlar, paramparça olup çürüyeceksin. Niye şımarırsın? Niye azıtırsın? Niye gösteriş yaparsın?
(A9 TV; 29 Nisan 2015)
Adnan Oktar
-
Gösteriş yaptığın da ölecek, sen de öleceksin. Gösteriş yaptığın nedir? Birkaç elbise, birkaç takı, belki bir araba, belki bir telefon.. Kardeşim, mezara girdiğinde hepsini bırakıyorsun. Masanın üstünde Iphone'un da kalıyor, bilgisayarın da kalıyor; sen toprağın altında oluyorsun. Sadece bir kefen.
(A9 TV; 29 Nisan 2015)
Adnan Oktar
-
Müminler arasında çekişmeden kaçınılması lazım. Bir kere Allah haram kılıyor. (Enfal Suresi, 46) Ama ayrıca dünyada ceza veririm diyor Allah. Bir “çözülürsünüz”, iki “yılgınlaşırsınız”, üç “gücünüz gider”. Allah bir ön bela olarak bunlar olur diyor; çözülme, yılgınlaşma, güç gitmesi. Bu duruma karşı müminin ne yapması gerekiyormuş? Sabredecek. Kim sabrederse Allah onları koruyup kolluyor.